Timur Soykan ve Murat Ağırel serbest bırakıldı
Pozitif Bank ve Payfix isimli ödeme kuruluşunun yasadışı bahis, örgüt yöneticiliği ve kara para aklama suçlarından yapılan operasyonla tutuklanan ve tüm malvarlıklarına el konan sahibi Erkan Kork 7 Nisan’da cezaevinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile savcılığa şikayet dilekçesi verdi. Kork dilekçesinde özetle, Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu’nun Flash TV’yi satın almak istediğini ancak başarılı olamadığını bunun üzerine kendisinin satın aldığını anlattı. Gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel ile hakkında yürütülen yasadışı bahis soruşturması kapsamında görüştüğünü söyledi. Flash TV’yi satın almaması için bu görüşmede hakkında haber yapılmakla tehdit edildiğini, baskı altına alınmaya çalışıldığını iddia etti. Bu şikayet sonrasında gözaltına alınan gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel hakkında savcı “şantaj” suçundan tutuklama talep etmişti. Ancak Timur Soykan ve Murat Ağırel, “Haftada üç gün imza ve yurt dışı” şartıyla serbest bırakıldı.
Erkan Kork’un Flash TV’yi satın aldıktan sonra Murat Ağırel’in kendisini ve şirketlerini karalayıcı haberler yaptığını ve kendisini baskı altına almaya çalıştığını, Timur Soykan’ın da başta bu haberleri desteklemediği fakat Erkan Kork tutuklandıktan sonra kendisi hakkında yayınlar yaptığını ve Flash TV’nin satın alınmasını engellemek adına habercilik ettiğine aykırı davrandığı iddiaları emniyette soruldu. Timur Soykan bunların tamamının iftira olduğunu söyleyerek, “Kendisinin sahibi olduğu PayFix elektronik ödeme şirketinin yasa dışı bahis paralarının transferinde kullanıldığına dair suçlandığını biliyorduk. Haberin konusu yasa dışı bahisten yargılanan bir kişinin elektronik ödeme sistemi ve banka sahibi olmasıydı. Dünyanın her yerinde yasa dışı bahis şüphelisi bir kişinin e-ödeme sistemi, banka ve televizyon kanalı sahibi olması haber değeri taşır. Ben bu haberi kesinlikle destekledim. Murat Ağırel‘in yazı dizisi başarılı bir gazetecilik faaliyetidir. İddia ettiği gibi Flash TV’yi satın almasıyla ilgili tehdit asla söz konusu olmamıştır. Flash TV’yi satın almasını engellemek gibi bir suçlama söz konusu olamaz bildiğim kadarıyla o dönem Flash TV’yi satın almıştı zaten. Hatta görüşmede telefonunun bir ekran görüntüsünü göstermişti. Bu görüntüde Flash TV’nin haber bülteninde bir ekran yazısı vardı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın diploması olmadığı yönünde bir yazıydı. ‘Kanalın sahibi benim, her türlü yayın yapıyoruz’ şeklinde konuştu. Benim onun hakkında yaptığım haber ise BDDK başkan yardımcısı Mustafa Aydın’ın düğününe katılmasıyla ilgiliydi. Bu düğünde çektiğim videolarda Erkan Kork‘un Mustafa Aydın’a takı taktığı anları buldum ve bunu haberleştirirdim. Bugün BDDK skandal düğünü haberime Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin verdiği haber ödülünü almak için Ankara’ya gidecektim. Ancak o düğündeki skandal ismin yani Erkan Kork’un ile sabaha karşı evimden gözaltına alındım ve ödülü alamadım. Murat Ağırel’in PayFix ile ilgili haberleri de ödüllük bir haberdir.” dedi.
“YASA DIŞI BAHİSLE SUÇLANAN BİRİNİN KANAL ALMASI HABERDİR”
Erkan Kork ile röportaj için buluştuklarını söyleyen Soykan, “Kendisi şaibeli bir isim olduğu için onun bankasında ya da herhangi bir mekanda buluşmak istemedik. Çünkü iftira atabilecek kişilikte biri olduğunu biliyorduk. O da Cumhuriyet Gazetesi’ne gelmeyi kabul etmedi, bunun üzerine kamuya açık ortak bir alanda buluşmak istedik. Hakkındaki iddialar konusunda ben de soru sordum yanında avukatı vardı ve çok sayıda klasör, belge getirmişti. Yasa dışı bahis ile ilgili sorularımıza kendisinin ve PayFix‘in bu işte rolü olmadığı yönünde yanıtlar verdi. Bazı belgeler gösterdi, biz de onlar da bu görüşmenin kayıt edilmesi konusunda anlaştık. Hatta bu konuşmada Flash TV’nin satışı ile ilgili bir şeyler söylediğinde “ o siz patronların işi bizi ilgilendirmez” dediğimizi hatırlıyorum. Sanırım bu kısım ses kaydında da vardır. Diğer yandan bir medya kanalının yasa dışı bahis ile suçlanan bir kişi tarafından alınması haber değeri taşır.” ifadelerini kullandı.
“GAZETECİLERİ KORKUTMAK İÇİN HAMLE YAPILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Savcı ile avukatlarının saat 13’te ifade vermek için randevulaştığını anlatan Soykan, “Ben sabah gidip ifade vermek için şansımı deneyecektim çünkü öğlen Ankara’ya gitmeyi planlıyordum. Ancak ifade vereceğimiz bilin biline savcılığın talimatı ile evimden gözaltına alındı. İftiraların sadece Erkan Kork ile sınırlı olmadığı, yargı içindeki bir çetenin biz gazetecileri susturmak ve korkutmak için bir hamle yaptığını düşünüyorum. Bu basın özgürlüğüne ve ifade özgürlüğüne tamamen aykırı bir uygulamadır. İftirayı atanlardan da demokratik hak haklarımızı gasp edenlerden de şikayetçi olmayı düşünüyorum.” dedi
“OPERASYONU ÖNCEDEN BİLİYOR MUYDUNUZ?” SORUSU
Timur Soykan‘a ve 14 Aralık‘ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan operasyonla ilgili operasyondan önce belgelere ve operasyon bilgisine ulaşıp ulaşmadıkları soruldu. Timur Soykan, operasyon ile alakalı ilgili önceden bir duyumu olmadığını, haberlerden öğrendiğini söyledi. Murat Ağırel de “Soruşturmadan haberim yoktu. Benim elimdeki belgeler açılan davalarla ilgilidir. Tüm bu görüşmeler, kitabımın yayınlanması ve yazı dizisi tesadüfi bir denk gelmedir.” dedi.
AĞIREL: TİMUR’U ŞAHİTLİK YAPSIN DİYE ÇAĞIRDIM
Murat Ağırel ifadesinde bir araştırmacı gazeteci olarak 2025 yılı Ocak ayında Kirli Çark isimli yasa dışı bahis konulu kitabının yayınlandığını anlattı bu kitabın içeriğinin de yasa dışı bahis suçunun finansal oluşumlarını uzun süre araştırması üzerine ortaya çıktığını söyledi. PayFix’i ve papara firmalarının da bu araştırmaları sonrasında dikkatini çektiğini anlattı. Bunun üzerine medyadan PayFix isimli kuruluşun sahibinin Erkan Kork isimli şahıs olduğunu bildiği için kendisiyle 2021 tarihli soruşturma nedeniyle görüşmek ve Erkan Kork’a söz hakkı tanımak istediğini belirtti. Erkan Kork’un ısrarı nedeniyle kamuya açık bir alanda görüşmek zorunda kaldığını söyleyen Ağırel, ”Kendisi ısrarla kendisine ait firmaların bünyesindeki yerlerde görüşme talep etti. Ancak ben bu talepleri reddedip gazetecilik mesleğinin gereği olarak alenilik ilkesini göz önünde bulundurularak kamuya açık bir çay bahçesinde buluşmayı istedim. Bu da görüşme içeriklerinde açıkça çok net bellidir. Timur Soykan hem meslektaşım hem de yakın arkadaşımdır. Kendisine güvendiğim için Erkan Kork’un söyleyeceklerine şahitlik etmesi adına davet ettim. Bu olayla Timur Soykan‘ın yaptığım araştırma ile ilgili bağlantısı yoktur. Yalnızca şahitlik yapmak adına orada bulunmuştur. Erkan Kork ile herhangi bir diyaloğu olmamıştır. Keza burada olmama sebep olan ana iddiayı içeren Erkan Kork isimli şahsın tutuklandıktan sonra verdiği dilekçede de açıkça yer almaktadır.” dedi.
“BASKI ALTINDA DEĞİLDİ, VİSKİSİNİ YUDUMLAYIP ÜZÜM YİYORDU”
Ağırel’e Flash TV’nin satın alınmasını engellemek için baskı uygulamak amacıyla haber yaptığı iddiası soruldu. Flash TV’nin satın alınmasıyla ilgili herhangi bir sorusunun olmadığını söyleyen Murat Ağırel, bu konuyu Erkan Kork’un açtığını anlatarak, “Konu açılınca ben de bir gazeteci olarak merak ettiğim ‘Bu konu hakkında iddianame ve dosyalar varken BDDK‘dan bankanız lisansını ve Flash TV’nin yayın lisansını nasıl devir aldınız?’ şeklinde baskıcılık tutumu ile alakalı olmayan, gazetecilik mesleği çerçevesinde sordum. Erkan Kork, bu sorumu cevaplarken baskı altında iddiasına karşın gayet rahat şekilde viskisini yudumlayıp üzüm yiyordu biz de karşısında çay içiyorduk. Burada olmamın ana sebebi gazetecilik ilkelerine dayanarak tarafsız şekilde yaptığım araştırmayla yazdığım yazı dizisinden Erkan Kork’un memnun olmayarak bana güttüğü husumet olduğunu düşünüyorum. Röportajımızda sarf ettiğim bütün cevapları yazı dizisinde yayınladım. Yazdığım her satırın altına tekrar imzamı atıyorum. Toplumu zehirleyen uyuşturucu ve yasa dışı bahis gibi ahlakı çöküntüye sebep veren olayları yazıyorum, yazmaya devam edeceğim. Ben sadece gazetecilik yaptım. Basın yayın ve etik ilkelerine uygun hareket ettim. Hiçbir şekilde yasalara aykırı bir eylem gerçekleştirmedim. Bana bu iftirayı atan şahıstan ben de şikayetçiyim. Bu konuda yasal haklarımı kullanacağım” ifadelerini kullandı.
